10 Nisan 2012 Salı

bit kıran kızlar




Karışır kıpkızıl acılarla çocuğun alnı
Daha cıvıl cıvılken düş arıları yüzünde bozbulanık
Yatağına yaklaşır alımlı ablaları
Zarif parmaklarıyla tırnakları gümüşten

Oturturlar çocuğu pencere kıyısına
Geniş açık pencere gök bir çok çiçeği orda yıkar
Ve çocuğun çiğ yağan kabarık saçlarının arasında
Gezdirirler ince, korkunç, çarpıcı parmaklarını

Dinler şarkısını çocuk o ürkek solukların
Çiğ ve bitki ballarında çiçekler açan
Kesilen sık sık öpüş istekleriyle küçük ıslıkların
Belki de tükrük alışverişinden ağızla dudakların

İşitir çarpışını siyah kirpiklerinin sessizlikler altında
O kokulu kirpiklerin. Ve o tatlı mıknatıslı elleri
Çıt çıt yapar boyuna loş bir umursamazlıkta
Ve o şahane tırnaklar arasında minicik bitleri can verişi...

Ve derken yükselir bardakta bir tembellik şarabı
Rüya gören sayıklayan bir armonikanın sesi
Ve çocuk ta canevinde duyar okşamaların yavaşlamasıyla ayarlı
Ansızın kabaran sonra eriyen tükenen sönen bir ağlama isteğini

arthur rimbaud
çeviri: sezai karakoç

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder