9 Mart 2013 Cumartesi

buğda / kağnılar


Buğda

Süslü çuvallara koduk seni be,
Çiçek çiçek nakışlı, dal dal örgülü
Bir boyası açılmış dağlara dek.
Bir yaprağı taze çayır tadınca.
Düşünmedin, uyanmadın, kalmadın,
Süslü çuvallara koduk seni be.

Güzelliğin hem eski, hem yeni be,
Gökyüzüne benzer vaktin, beş vakit.
Kokusu var üstünde Adem ile Havva’nın,
Hafifliğin cümle kuşun yediği.
Bir yeşilden, bir sarıdan, bir aktan,
Güzelliğin hem eski, hem yeni be.

Kimler ummaz yeniden gelmeni be,
Yedi iklim, dört bucak?
Değirmenin taşı söyler adını
Ana toprak seni anar yeşerir,
Çocuk olsun, nine olsun, genç olsun,
Kimler ummaz yeniden gelmeni be.

Dağlarca

Kağnılar

İki ses verir kağnılar;
Biri acı, biri daha acı.
İki düşünce alır cümlemizden,
Biri uzun, biri daha uzun.

Odunla ağırlaşırlar
O yüklü, o daha yüklü.
Hafiflerler buğdayla,
O boş, o daha boş.

Nerden gelirler belli değil,
Öbürü eski, öbürü daha eski,
Nereye gittikleri aşikar,
Öbürü yorulmaz, öbürü daha yorulmaz.

Dağlarca 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder